“Kabul Edelim En Güzel Manzara Bu”


       Türkiye’de 1964 yılından beri Mart ayının son Pazartesi günü başlayan hafta, Kütüphaneler Haftası olarak kutlanıyor. Bu hafta belki günümüzde bilgisayarlar ile modern çağa ayak uydurmamış ve “Belirli Günler ve Haftalar” kitabında anımsanacak bir hafta olmuştur.
       Kültür sektöründe de birkaç  kütüphanenin kuruluşunda çalışan,  eski tabir ile “kütüphaneci”,  yeni ve belki de havalı gözüken adı ile “Bilgi ve Belge Yöneticisi” Elif  Uzunoğlu konu hakkında “Kitaplar dünyayı değiştirmez, dünyayı insan değiştirir, kitaplar sadece insanı değiştirir” sözlerini kullandı.


 Öncelikle sizi ve yaptığınız işi tam anlamak amacıyla kendinizi ve işinizi biraz anlatabilir misiniz?
   Öncelikle kütüphanemize hoş geldiniz. İstanbul Üniversitesi  Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden 2014 yılında mezun oldum. Bilgi ve Belge Yönetimi Kütüphane ve Arşiv olarak iki ayrı şekilde eğitim veren bölümlerinin birleşimiyle yeni ismini almıştır. Kütüphane kitapların kullanıcıya ulaşması için bir takım işlemlerin yapıldığı, hizmet veren bir birimdir. Burada kitapların kayıt işlemleri, etiketlenmesi, rafa dizilmesi ve sonuç itibariyle kullanıcıya ulaşması için bir takım faaliyetler yapılır. Kitapların kullanıcılarımızla buluşması sağlanır.

Halk Kütüphanesinde nasıl çalışmaya başladınız? Bir Belediye kütüphanesinde çalışmak size nasıl bir deneyim kazandırdı?
       Mezun olduktan bir yıl sonra Esenyurt Belediyesi Sezai Karakoç Halk Kütüphanesi’nde  boş bir kadro mevcuttu. Başvurumu yaptım. Uygun görülerek burada kütüphaneci olarak çalışmaya başladım. Burada çalışma arkadaşlarım ile birlikte bir ekip kurduk. Çünkü sıfırdan yeni bir kütüphane kurmamız gerekiyordu. Daha önce çalıştığım yerlerde sadece kütüphane denmesine yani kitapların kaydı ile ilgileniyordum. Burada kitabın rafa dizilmesine kadar bütün süreçleri takip ederek, yeni bir kütüphane nasıl kurulur deneyimledim. Daha sonra yaptığım işlerde hem yol gösterici hem de daha pratik yöntemler geliştirmeme katkı sağlamış oldu. 


Kütüphanecilik mesleğinin zor yanları nelerdir,  işinizden memnun musunuz?

          Kütüphanemizde öncelikli olarak insan odaklı bir bakış açısına sahibiz. Bu da işimizi daha çok sevmemizi ve keyif almamızı sağlıyor. Kitaplarla iç içe olmak, işimize duyduğumuz saygı ve sevgiyi daha fazla arttırıyor. Ama kabul edelim en güzel manzara budur. Her işin zorluğu vardır, ancak bunlar üstesinden gelmeyeceğimiz boyutlarda olmuyor.


Şu ana kadar hangi kütüphanelerde yer aldınız? Bu kütüphanelerin birbirinden ayırt edici ne gibi özellikleri vardır?
      Esenyurt Belediyesi bünyesinde kurulan beş büyük kütüphane, kullanıcılarına hizmet vermektedir.  2015 yılından itibaren Sezai Karakoç Halk Kütüphanesi, Çınar Halk Kütüphanesi ve Mehmet Akif Ersoy Kütüphanesi’nin  kurulum işlemlerinde uzman kütüphaneci olarak görev aldım. Kitapların rafa dizilişine kadar bütün işlemleri birebir takip ettim. Şu an görev yaptığım Esenyurt Belediyesi Merkez Kütüphanesi’nde  de derme gelişimine katkı sağlamak için kataloglama işlemlerine devam etmekteyim. Ayırt edici özellikleri sadece kütüphanelerin  küçüklüğü ya da büyüklüğüyle alakalıdır. Bütün kütüphanelerimizden kullanıcılarımız aynı hizmetten yararlanmaktadır.


Kütüphane de kutladığınız özel günler nelerdir?
          Kütüphanemizde yıllık olarak her mart ayının son pazartesi günü başlayan ve bir hafta süren Kütüphaneler Haftası kutlanmaktadır. Kütüphaneler Haftasına yönelik seminer ve söyleşiler yapılmaktadır. Bunun dışında ekip arkadaşlarımızın doğum günlerini kutlamaya özen gösteriyoruz.


Burada kaç kitap vardır ve bu kitaplar ne sıklıkla güncelleniyor?
          Genel olarak Esenyurt  Belediyesi  Kütüphaneleri’nde toplam 45 bine yakın kitap mevcuttur. Kütüphane dermesi yıllık baz da yapılan satın alma ihaleleri ve bağış kitaplarla sürekli güncellenmektedir.


   Bir kütüphane düzenlerken karşınıza ne gibi zorluklar çıkıyor? Bu nokta da onları aşmak için nasıl bir yöntem izliyorsunuz ?
          Sıfırdan bir kütüphane kurmak her zaman bir kütüphaneci için daha kolaydır. Faal halde çalışan bir kütüphanede yeniden bir düzenleme yapmak her zaman zordur. Öncelikli olarak yapılacak işlerle alakalı bir sıralama yapılması ve yöntemin belirlenmesi gerekiyor. Bu sayede önümüze çıkabilecek sorunları ilk aşamada belirlemek daha kolay olabiliyor, zorlukları da bu şekilde aşmış oluyoruz.


Kişisel olarak düzenlemekten en keyif aldığınız kütüphane hangisiydi?
Üniversite ve halk kütüphanelerinde, kütüphane kurulumu ile alakalı deneyim sahibi olduğum için bu ikisi arasında bir seçim yapmak istiyorum. Halk kütüphanelerini düzenlemekten daha keyif aldığımı söyleyebilirim. Aslında kitaplar dünyayı değiştirmez, dünyayı insan değiştirir, kitaplar sadece insanı değiştirir. Mehmet Akif Ersoy Kütüphanesi en son kurulumunu yaptığım ve en hızlı düzenlenen kütüphane olması sebebiyle en fazla kayıt aldığım kütüphanedir.    



Kütüphanelerin geleceğini nasıl görüyorsunuz? Her şeyin dijitalleştiği, herkesin aradığı her şeye Google’dan ulaştığı, dijital arşiv kavramının artık normalleştiği bir dünyada hâlâ geleneksel kütüphaneler nasıl varlıklarını sürdürebilir?
          Yeni teknolojilerle birlikte kütüphanelerde de hizmet türleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Öncelikli olarak geleneksel kütüphane anlayışında mevcut olan kart katalog, elle işlem yapma gibi anlayışlar tamamen ortadan kalkmaya başlamış. Yerini personel bazlı konuşmak gerekirse teknolojik cihazlara bırakmıştır. Bu da öncelikli olarak bizim işimizi kolaylaştırmıştır. Kullanıcı gözüyle bakmak gerekirse kütüphaneler sadece kitap ödünç-iadesi yapılan makamlar olma özelliğini korurken bunun yanında yeni bir yüze kavuşmuştur. Kullanıcılar ders çalışmak, internete erişim sağlamak, nitelikli vakit geçirmek için kütüphaneleri yoğun olarak kullanmaktadır. Göreve başladığım 2015 yılından itibaren Esenyurt içerisinde üç büyük kütüphane kullanıcılara hizmet vermeye başladı. Kütüphaneler günümüz teknolojik gelişmelerine uyum sağladığı sürece varlıklarını sürdüreceklerdir. Zaten  mevcut durum kütüphaneleri değişime ve gelişime zorlamaktır.


Dünyada ve Türkiye’de sevdiğiniz kütüphaneler nelerdir?  
          İslam Araştırmaları Merkezi, Atatürk Kitaplığı, Milli Kütüphane, Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi ve Salt Galata, Türkiye’ de ziyaret edilmesi gereken kütüphanelerden. Dünya olarak Amerika’daki Library Of Congress’i örnek verebilirim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Vurun Kahpeye" Halide Edip Adıvar

Dijital Sayfaları Çeviriyoruz